RECEP ESER
ANTRENÖRLER OKULLARA, OKULLAR BAŞARILARA
ANTRENÖRLER OKULLARA, OKULLAR BAŞARILARA
Bugün yalnizca basketbolun degil tüm spor dallarinin en üst düzeyde gelismesi için düsündügüm bir projeyi anlatan genel bir yaziyi kaleme aldim. Umarim ses getirir. Tabi bunun için siz degerli okurlarimin desteklerini beklemekteyim. Bu yazinin daha çok kisiye ulasmasi gerektiginin bu anlamda çok önemli oldugunu düsünmekteyim.
Ülkemizde gerek ferdi gerekse takim sporlarinin gelismesi ve uluslar arasi platformlarda daha çok basarinin kazanilmasi hepimizin istegi ve hayalidir. Evet istegimiz ve hayalimiz ama neden bu basarilar gelmiyor? Bunun bir çok nedenleri var. Tesislesme yetersizligi, alt yapi eksikligi, teknik imkansizliklar, bilgi eksikligi, antrenör yoklugu bunlar gibi saymakla bitiremeyecegimiz onlarca nedenler. Ama bence en büyük neden sporu okullara yayamayisimizdir. Sporu 1. sinif seviyesine indirebilirsek çocuklarimizi okul hayati boyunca hem spor yapacak hem de çok daha basarili sporcular çikacaktir.
Peki bunlari nasil saglayabiliriz? Sporu okullar seviyesine saglikli bir biçimde nasil indirecegiz?
Bugün ülkemizde % 90 ekonomik % 10 diger sebeplerden dolayi atamasi yapilmayan binlerce antrenörlük bölümü mezunu arkadaslarimiz var. Bu arkadaslarimiz mezun olduklari okulda her spor dalinin ögrenimini görmüs kardeslerimiz. Simdi diyorum ki her okula 2 tane bu arkadaslarimizdan atasak nasil olur? Ama öyle kuru kuru atadim olmaz. Sözlesmelerinde her biri atandigi okulun ve bölgenin sartlari dogrultusunda en az 3 spor dalda faaliyet gösterecek diye bir madde olacak. En az 3 dalda okullarini kulüplestirip hem okul olarak hem de kulüp olarak yarismalara ve maçlara katilacaklar. Katilamazlarsa dahi takimlari her zaman olacak.
Tabiî ki bu isin en büyük sorunu olan ekonomik boyutu nasil olacak diye düsünüyoruz. Bunu en iyi bilecek kisiler basimizdaki degerli yöneticilerimizdir. Ama ben bu konuda bir fikir beyan etmek istiyorum. Bu isin olmasinda en büyük görev federasyonlarimiza düsmekte. Federasyonlarimiz gerek Gençlik Spor Bakanligimiza, gerek Milli Egitim Bakanligimiza gerek Maliye Bakanligimiza ve gerekse diger Bakanliklarla görüsüp kendi gelirlerinden bir bölümünü bu is için aktarirlarsa sanirim ilgili bakanliklarimiz bu ise çok daha sicak bakacak ve çok büyük destek saglamis olacaklar. Bu katkilari çogaltabiliriz de. Maç gelirlerinden, yayin haklarindan, reklam gelirlerinden vb. gelirlerden paylar aktartilip hem atanmayan kardeslerimizin atanmalarini saglayabilir hem de çocuklarimizin spor ile erken yasta tanismalariniz saglayip istedigimiz ve özledigimiz basarilari yakalayabiliriz.
Bugün sporda basarili olan ülkelere bakin. Hepsinin basarilari okullardan gelmekte. Yukarida dedigim gibi 1. sinifta spora tanisip baslayan ögrenciler üniversite bitimine kadar kademeli bir sekilde spor hayatlarinda basarili bir sekilde devam etmektedirler. Hem de okul yasantilari boyunca bursta aliyorlar. Üniversiteden sonra profesyonel olup yaptiklari sporu meslek ediniyorlar.
Bu isler öle kolay olmayacak onu da biliyoruz. Bunun yaninda bir çok eksiklikler var onunda farkindayim. Ama bir yerlerden baslamak lazim. Diyeceksiniz ki o ülkeler sistemlerini oturtmuslar. Olabilir ama onlarda baslarken sifirdan baslayip ufak bir adim atmislar.
Kimse yanlis anlamasin veya degerlendirmesin. Bunlar benim kendi düsüncelerim. Bunun üzerine konusulup tartisilmasi ve daha çok fikrin ortaya çikmasi taraftariyim.
Tüm federasyonlarimizin bu ise öncü olmasi dilegi ile herkese mutlu günler dilerim.